Hacer: Taş, kaya, Kabe'nin duvannda bulunan kara taş.
Hafize: Saklayan, koruyan, Kur'an'ı ezbere bilen ve usulünce okuyan.
Hale: Ayın ve güneşin çevresinde bazen as görülen ışıklı halka, ayla.
Halide: Sonsuz, daimi, ebedi. <b>Hatime:</b> Sakin, sessiz.
Halise: Hilesiz, katkısız. Yalnız, sadece
Hamide: Övgüye değer.
Hamiyet: Milli onur ve haysiyet.
Handan: Gülen, gülücü, güler yüzlü, sevimli.
Hande: Açılış, açılma, gülme, gülüş.
Hanife: Allah'ın birliğine inanan, İslama inancı kuvvetli olan.
Hanzade: Hükümdar çocuğu.
Hare: Meneviş, menevişli kumaş, sert kaya, taş.
Harika: İnsanda hayret uyandıran şey.
Hasene: İyilik, iyi hal, dünya ve ahirette mutluluk.
Hatice: Erken doğan kız çocuğu, Hz. Muhammed'in ilk karısı.
Havva: Esmer kadın, Hz. Adem'in karısı, ilk kadın.
Hayal: Gerçekte olmadığı halde görüldüğü sanılan şey.
Hayat: Yaşam, canlıların doğumundan ölümüne dek geçen süre.
Hilal: Yeni ay, gençay.
Huri: Cennet kızı, sevgili.
Huriye: Huri, tasavvufta üyelerinin coşkunlak anlarında hurilerle buluştuğuna inanılan bir tarikat.
Hülya: Tatlı düş, hayal.
Hümeyra: Beyaz tenli kadın.
Hürmüz: Zerdüştlerin hayır tanrısı, eski İran takviminde yılın ilk günü. Jüpiter.
Hürrem: Yeşil, taze, içaçıcı, şen şakrak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder